Sarı saçlarına deli gönlümü baglamışlar, Sarı saçlarına deli gönlümü baglamışlar Çözülmüyor Mihriban Ayrılıktan zor belleme ölümü, Görmeyince sezilmiyor, sezilmiyor Mihriban Yar, deyince kalem elden düşüyor Gözlerim görmüyor, aklım şaşıyor Lambamda titreyen alev üşüyor... Aşk kağıda yazılmıyor, yazılmıyor Mihriban Önce naz, sonra söz ve sonra hile Sevilen seveni düşürür dile Seneler, asırlar değişse bile, Eski töre bozulmuyor Mihriban Tabiblerde ilaç yoktur yarama Aşk deyince ötesini arama Her nesnenin bir bitimi var ama Aşka hudut çizilmiyor, çizilmiyor, çizilmiyor Mihriban Boşa bağlanmamış bülbül gülüne Kar koysan köz olur aşkın külüne Şaştım kara bahtın tahammülüne Taşa çalsam ezilmiyor, taşa çalsam ezilmiyor Mihriban Tarife sığmıyor aşkın anlamı Ancak ceken bilir bu derdi gamı Bir kör dügüm baştan sona tamamı Çözemedim çözülmüyor, çözemedim çözülmüyor Mihriban Unutmak kolay mı? deme Unutursun Mihriban'ım Oğlun kızın olsun hele Unutursun Mihriban'ım Zaman erir kelep kelep Meyva dalında kalmaz hep Unutturur bir çok sebep Unutursun, unutursun Mihriban'ım Yıllar sineye yaslanır Hatıraların paslanır Bu deli gönlün uslanır Unutursun Mihriban'ım Süt emerdin gündüz gece Unuttun ya büyüyünce Ha işte tıpkı öylece Unutursun Mihriban'ım Gün geçer azalır sevgi Değişir her şeyin rengi Bugün değil yarın belki Unutursun Mihriban'ım Düzen böyle bu gemide Eskiler yiter yenide Beni değil, sen seni de Unutursun, unutursun Mihriban'ım Sarı saçlarına deli gönlümü baglamışlar, Sarı saçlarına deli gönlümü baglamışlar Çözülmüyor Mihriban Ayrılıktan zor belleme ölümü, Görmeyince sezilmiyor Mihriban