Mutfak penceresi önünde bi' sandalyeye oturmuş, bahçeye bakıyor
Yağmur camda
Rüzgâr bahçedeki mimoza ağacının dallarında
Dalgın gözleriyle bi' zamandır bütün dünyaya
Bu pencereye baktığı gibi bakıyor
Radyodan eski bir şarkı yükseliyor
Bana dönüyor hüzünle
Tebessüm ediyorum, "Hatırladın mı bu şarkıyı?" diyorum
Başını sallıyor, "Çok dinlerdik, ne güzel söylerdik" diyor
35 yıl öncesi, kadınlı erkekli neşeyle çalıp söyleyen bi' grup
Ankara'daki küçük evin salonundalar
Misafirlerin kimisi hâlâ yemek masasında
Kimileri küçük salona tıkıştırılmış koltuklarda oturuyorlar
Misafirlerden biri söylüyor bu şarkıyı
Çıt yok salonda
Sokağa çıkma yasağı başladığından
Misafirler o gece sabaha kadar bur'dalar
Biz çocuklar arkadaki odada yere serilen döşeğin üzerinde oynuyoruz
Arada bir dayanamıyor, kapıdan bakıp bakıp içeri kaçıyoruz
Portakal, mandalina soyup
Şekerle kaynatılmış kestaneyle oyalamaya çalışıyorlar
Zaten öyle güzel çocuklarız ki her şey oyalayabiliyor bizi
Annemin saçları nasıl da ışıklıydı
Şimdi karşımda duran bi' misafir
Otobüste karşıma tesadüfen oturmuş bi' yabancı gibi
Mahcup gülümseyen yüzüne, beyazlamış saçlarına bakıyorum
"Kahve yapayım mı sana, ister misin?", diye soruyorum
Kahve, çay, kahvaltı, pek bir önemi yok artık onun için
"Olur, içeriz" diye mırıldanıyor, gözü yine bahçede
Gülser ne güzel kahkaha atardı
Çok güzel gülerdi, öldü, biliyo' musun?
Kocası aradı, haber verdi, "Gülser öldü" dedi
Biz hepimiz öleceğiz d'i' mi?
Boğazıma çöken bi' taş
"Öleceğiz" diyorum, kahveyi ocağa koyarken
Gülser teyze en yakın arkadaşıydı, sırdaşı
Sonra küstüler kimsenin bilmediği bi' nedenle
Ayten teyze devraldı Gülser teyzenin yerini
Ters çevrilmiş kahve fincanlarında
Daha mutlu bi' gelecek arayan güzel kadınlardı onlar
Sonra ikisi de gitti yakın aralarla
Oturduğumuz sokaklarda yaşadığımız evler yıkılmaya başladı
Çocuklar büyüdüler, anne baba oldular, insanlar değişti
Annem unutmayı tercih etti, her şeyi
Kahvesini bırakıyorum önüne
Arkasına geçip sarılıyorum sırtından
Ağladığımı görmesin istiyorum
Çocuklarını gece uyurken seven babalar gibiyim
Sanki kendi kendine konuşuyor
Yatılı okuldayken yatakhanede söylerdik bu şarkıyı
Çok çalışkandım ben, çok severlerdi beni
En sevdiğim öğretmenlerim öldü benim
Müzeyyen hanım da öldü
Hayat bize verdiği her şeyi, hepsini geri alıyor
Sonra kalkıp ayaklarını sürüyerek çıkıyor mutfaktan
Arkasından bakarken içim Ankara, içim 1970'ler, 80'ler
Annem çocuğuma dönüşürken gözyaşlarım sel oluyor
"Gün gelir de beni
Unutursun, unutursun", demiştin
"Kalbimdeki bu derdi
Uyutursun, uyutursun", demiştin
Ne ben seni unutabildim
Ne bu derdimi uyutabildim
Ne bu gönlümü avutabildim
Unutamam, canım, unutamam seni
Unutamam, gülüm, unutamam
Unutamam, canım, unutamam seni
Unutamam, gülüm, unutamam
Unutamam, canım, unutamam seni
Unutamam, gülüm, unutamam
Unutamam, canım, unutamam seni
Unutamam...
Unutamam
Поcмотреть все песни артиста