Bu istesem de bir daha geri dönemeyeciğim bir tarihe 24'e Hatta 24 ağustos'un geri gelmeyecek yirmidördüne Gömdüğüm tüm anılar günyüzüne çıkıyor Zaten aşağı bakmaktan başka bir şey yapmadınız Yüzümün yere yakın olma sebebi de bundandır belki Ben onikisinde bir yemin etmiştim Şimdi diğer 12 yıl sona eriyor Ben en dipteyken ışığı merak etmiştim Sonra bana ışık olanlar yitip gitti Ne yani hata mı ettim yirmilerinde kalbimi çıkarıp yerine seni koyduysam Bizim bir evimiz var sanıyordum Mezarlıktan kopartılan çiçeklerin bile yeri vardı dünyada Yüreğim çatladığından beri ağlayamadım İnsan dualarını sessiz okuyacak kadar acizken Hislerimi içime gömmem sıradandı Elimde kesik fotoğraflar onlar ağlar duymazsınız Gece yarısı şahit oldum buna karanlık koridorda Ruhum işkence etti orda bedenime Belki de o fotoğrafta olmayışımdır sebebi de Ben bir daha dönemeyeceğim bu tarihe sinirliyim Belki de bir nottum tanrının sildiği Kimse görmedi odamda gözüm kan çanağı İtinayla ettiğim küfürler falezler'de parçalanır Ağustos'un hükmü Turgut Uyar küskün "Göğe bakma durağında" sallanarak düştüm Bir Nebuladan daha parlaktı düştüğüm yer Çünkü aynı ışığı görmüştüm sevdiklerimi gömdüğümde Şimdi Aynı yere gömdüm bak yirmidördü Yine de iyi dayandın Bu yaşa kadar ne yaralar gördün Adımı isimlerinden seçmeleri çok komik Çünkü senin için doğmamışken senin istediğin üzerine öldüm Bu istesem de bir daha geri dönemeyeciğim bir tarihe 24'e Keşke hiç aklım ermeseydi ihtimallere, tüm getirdiklerine Vucudumda çokça yırtık var, hatta bazıları dışarıdan görülebiliyor Yastığımda çokça gözyaşı var, hatta bazıları ölümü biliyor Bana zift soluyan ciğer ve yaşamayan bir beden kattın Ankara Artık eskisi gibi sinirli bakmıyorum tren duraklarına Artık eskisi gibi kibirli davranmıyor metrolar Hatta Karanfilden düşen şairi anlamıyorlar Unutmak isterdim bunları Ama hala Mamaktan uçan bi kuşu başka yerde yaşatmıyolar