Ey benim Sultanım özüm Hicranım çok gülmez yüzüm Ey benim Sultanım özüm Hicranım çok gülmez yüzüm Yakup oldum ağlar gözüm Çağırırım Ey Dost seni Yakup oldum ağlar gözüm Çağırırım Ey Dost seni Şimdi cismimden cüdayım Kurban canım ben fedayım Yusuf gibi kuyudayım Çağırırım Ey Dost seni Yusuf gibi Kuyudayım Çağırırım Ey Dost seni Çağırırım Ey Dost seni Kusuruma bakmayın benim dostlar Bağışlayın beni Ben davullara bayraklara aldırmayan Bir padişahın yoluna düşmüşüm Deli divane olmuşum Çok uzaklardan yürüyen bir adam gibiyim ben Çok uzaklardan geçen bir hayal gibi Ama yok da sayılamam hani Var olan bir şeyim ben Hadi ben bensiz geleyim Sen sensiz gel Ne varsa şu ırmağın içinde var Soyunalım iki can Dalalım şu ırmağa hadi Bu kupkuru yerde yakınmadan gayri ne gördük Bu kupkuru yerde ne gördük zulümden gayri Bu ırmakta ne ölmek var bize Bu ırmakta ne gam var ne keder var ne dert Bu ırmak alabildiğine yaşamaktan Bu ırmak iyilikten cömertlikten ibaret Durma, çabuk gel gelmem deme Ne evet demek yaraşır sana, ne hayır Dostum senin şanına sadece gelmek yaraşır Senin şanına sadece gelmek yaraşır Gezinirim otağında Ateş yanar şu bağrımda Gezinirim otağında Ateş yanar şu bağrımda Musa ile Tur Dağında Çağırırım Ey Dost seni Musa ile Tur Dağında Çağırırım Ey Dost seni Yüzüm gülmez şu dünyada Kaldım artık Ben sılada Hüseyinimle Kerbelada Çağırırım Ey Dost seni Hüseyinimle Kerbelada Çağırırım Ey Dost seni Çağırırım Ey Dost seni