Yetinmekle özgürüm, rağbet etmek bir düğüm Çözdükçe oldu kördüğüm, beklemekle geçti ömrü Kuru dalga vurdu kum da suyuna kavuştu, bir biz kaldık Beklemeyi bilemedik, bacı doğdu kuruntulu, herkes layığını buldu Yok bunun mübalağası ya da yahutu Krallık kendine hükmedebilmektir Kendine sözü geçemeyenin devrile boyu Geçti kulağı boynuzun boyu Krallık ilk kendini yenmektir Hadi gel tanı da tam üstüme bas Bu kızın hüznü de kendine has Buz gibisiniz işlersiniz iliğime ince ince Söylenip duruyor ayaklarım diyor: "Ey sahip dinlenmen lazım" (lazım) Sabah oldu ve gece kibrini yitirdi, o halde benim de biraz uyumam lazım (lazım) Gelecek yoksa geçmiş de yoktur, bunun üzerine uzun uzun düşünmem lazım (lazım) Biz yâreni yâren bizi bekler, uyanmamak üzere uyumam lazım (lazım) Kış güneşiyle ısıtmaya kalkma beni Tanırım ben o sinsiyi senden iyi Düne bakan vardı boynunu eğdi İnsanlar iyi ama temiz değil Hepsi eksik yaptı sana Kolo Kuçu kuçu bile daha sadakatli Cami'ye değil Kabi Nehri'ne giderim Rahmetten payı olana güvenirim Artık laf çalamazlar Hepsini bir nur kovalar Adamı perçeminden tutup atacaklar haberi yok Fal okur o şeytan işi oyalamalar İmandan çıktın haberin mi olur Ölünce nice ateş denizinde boğulur Sen beni sevmesen de olur Söyle fahişenin aşkından n'olur? Ona sevdamı anlatsam, pişkin değildir yanlış anlar Başıma iş gelir sözü zehir, gönül elden gitti ve ses kesildi Cana gıda iki lokmam var, o da helaldir taştan çıkar Sözüme güç verir kafiyen eyir, başım göğe erdi akıl baştan gitti Söylenip duruyor ayaklarım diyor: "Ey sahip dinlenmen lazım" (lazım) Sabah oldu ve gece kibrini yitirdi, o halde benim de biraz uyumam lazım (lazım) Gelecek yoksa geçmiş de yoktur, bunun üzerine uzun uzun düşünmem lazım (lazım) Biz yâreni yâren bizi bekler, uyanmamak üzere uyumam lazım (lazım)