Nasıl başladı da buralara geldi, soruyorlar, konuşuyorlar Yakamıza yapışmış çıkmaz leke gibi duruyorlar, gitmiyorlar Ve sen, bu kaosun içinde çırpınırken Dayatılan her şeyde savrulurken Planladığın her şeyi Kendini unuttun Bu dramatik oyunda, değirmenler tam karşımızda Elimizde sopalarla çarpışıyoruz Kendi düşmanlarını yaratıp bizlere sunuyorlar, korkutuyorlar Sonra hiçbir şey olmamış gibi susuyorlar, devam ediyorlar Ve sen, bu kaosun içinde çırpınırken Dayatılan her şeyde savrulurken Planladığın her şeyi Kendini unuttun Bu dramatik oyunda, değirmenler tam karşımızda Elimizde sopalarla çarpışıyoruz Zifiri karanlık olsa da yeni gün doğar elbet sonunda Sızlanmayı bırak, şans ver hayatına (İnan kendine) Sana dayatılan her ne varsa fark edersin günün birinde Bu bencillik ve acımasızlık bir kuraldır Sürüngenler Şehri'nde (Belki de hiç olmamak) Teslim olmak, zaten istedikleri bu (Ama yaşanmışlıklar) İnan kendine Bu dramatik oyunda, değirmenler tam karşımızda Elimizde sopalarla çarpışıyoruz Zifiri karanlık olsa da yeni gün doğar elbet sonunda Sızlanmayı bırak, şans ver hayatına (İnan kendine) Dön hayatına (İnan kendine)