Acımasız hayat! Sürprizlerle geçen günler kovalar sokaklara günden güne doğanlar! Korkma; atacağın bir adım daha var: Mezopotamya; bereketli topraklar! Tek başına cirit atacağın koca saha. Zafer nidaları; kan ve göz yaşı. Çekip giden umutlar; gencecik fidanlar... Bulduğun vaha; avam kamarası! Hayatın gerçekleri toprağa gömülen! Seni bekleyen o mızrakların, kılıç, top ve tüfeklerin önünde Zayıf olan insanların yere serildiği! Gördüğün ve de yaşadığın tatlı rüya! Sözüm ona güya düşen, gök kule seni mutlu olacağın cennet! Evet! Sloganıdır yeni çağın: sırtını dönme sakın. Akın var ya bu akın! Bakın; küçük olan senin tek ayak bağın! Güçlü olmak için vur; bas kazmanın sırtına; Her önüne gelene; gelene ve gidene. Sakın aldanma, kanma, şaşma; Tek hedef var önünde; tek hedef zirve, zirve! Gücün varsa sevgi ve saygı var. Zafer seninse önünde eğilen var. Gücün varsa sevgi ve saygı var. Yenilirsen dostundan hançer var. Sırat köprüsü zor; kıldan ince kılıçtan keskin. Say yalanları; yalanları kalkan edin. Sala gitsin ipe sapa gelmez geçmişi! Geçmiş geleceğin çelikten zinciridir boyunlara vurulan. Gerçek cennet zaferin kendisidir. Düşün; bu köpekler neden havlar? Tırmanırken ardından kemikleri savur. Sisli puslu havaları kolla; koş; Aralarından geç peygamber edasıyla. Boyun eğdir bu dünyayı. Bırakma; sıkı tut; kılıcın olsun bu gücün kendisi. Güç, bu dünyanın efendisi, dini kitabı! Sevgi, merhamet, hürmet seni vuran kurşun; Dostundur ilkin seni sırından vuran! Dönüp bakma geçmişe; Kanma, izin verme ruhun ve bedeninden parçalar koparmalarına. Unutma; küçük olmak bazen direnmektir; Çoğu zaman ise sadece ölmektir. Bu yılanın bile yılanı soktuğu koca dünyada Kaybedecek neyin var? İtilip kakılan, suratına tükürülen kimliksiz düşler kimin umurunda? Unutma; Tanrı bile güce sahip olandır. Olacaksan bile oğlan, en büyük oğlan olayı bir dene! Yine göreceksin; sürü eğilecek, sana verecek! Gerçek bu; gerçek, gerçek gücün kendisi; efendisi! Evet; gözü açık ol. Ölümünü görmediğin hiçbir şeyi sakın sevme; verme! Esen bir rüzgar ol! Geçici sevda peşinde koşup durma! Acımasız hayat bu; Mezopotamya! Adımına güvenme! Boyun eğme! Kul evine değil, kral tahtına oyna; Boyun eğmektense ölmeyi tercih et! Ve asla düşme yere; düşenin dostu olmaz. Dönüp bakmaz hayat; hayat acımaz! Saçı dik. Bir ton jöle. Buna Memoli 'Havası' diyorsun. Ama aklından fikrinden düşüncenden uzaklaşma; Düşünceni fikrini satma. Hayat okul; akıl oyunu satranca benzer. Onun kurallarına uymayanın sonu derbeder. Oluverirsin bir anda şah mat. O zaman nerde kaldı kader; kader ya nasip, ya kısmet der.