Yüzümden düşen bin parçayı Toplayıp attın kum saatine Belki zamanla bir ihtimal eriyip akar gider diye Gülümseyecek şey kalmadı dönüp bakınca maziye Sen bazen ellerim dokunur diye Haykırdın korkuyla kanatsız meleğe eriyip giderken Ben zaten gözlerin donuk diye Dokunmazdım buzlu cam yüzüne, ürkeklik niye? Çok yürüdük, yol almadık Soluklanmak için durmadan Kısır döngüye adım attık Bastığımız yere bakmadan Beyaz bayrak çekilmedi Cephanesiz kalmadan Sen bazen ellerim dokunur diye Haykırdın korkuyla kanatsız meleğe eriyip giderken Ben zaten gözlerin donuk diye Dokunmazdım buzlu cam yüzüne, ürkeklik niye? Sen bazen ellerim dokunur diye Haykırdın korkuyla kanatsız meleğe eriyip giderken Ben zaten gözlerin donuk diye Dokunmazdım buzlu cam yüzüne, ürkeklik niye?