Kesif bir kızıla bürünmüş hiddetin kılıcı Kabzası kalın ve arsız; yalımı çalımlı, tavsız Masif bir buzula dönüşmüş hiddetin çekici Ezici, merhametsiz yıkıp geçen bir dilsiz Sert ve hızlı indiler aşkın ince boynuna Kanla atıldı imza ve meşru oldu mezalim Sert ve hızlı girdiler aşkın ince koynuna Bir tecavüzcünün korkunç şefkati misali Aşağılığız, haşerattan dahi aşağılığız Soğuk hiçlikte asılı, esir halde ruhun Nefret içte kazılı, müessir ve doygun Kayıp bir tayfsın gezinen, kuytusunda ormanın Görür gaybı gözlerin, uykusunda aklının Hummalı veba misali, sarmış akılları elem Uzat, ısıt ellerini; halen yanıyor bu alem Çökerken alacakaranlık ve düşerken yakamoz Verildi hükmü beşerin, kırıldı ikiye karakalem Bir hayli karışmış bilincinin altı ve üstü Takıksın bir metne, anadilinse kayık Altı üstü bir masal bu, içi kirli ve süslü Tükür keyfince, fark etmez sakal bıyık Kabuslar dizili sıradağ Uyanmanı bekler gerçeği, sırada Derin derin yanmakta derin Kriz de dürtüyor kalbini arada Yorgun bu topraklar Dargın bu tabiat Yangın yeri, insan beyni Sönse de kül olsa Kesif bir kızıla bürünmüş hiddetin kılıcı Kabzası kalın ve arsız; yalımı çalımlı, tavsız Masif bir buzula dönüşmüş hiddetin çekici Ezici, merhametsiz yıkıp geçen bir dilsiz Sert ve hızlı indiler aşkın ince boynuna Zorla atıldı imza ve meşru oldu mezalim Sert ve hızlı girdiler aşkın ince koynuna Bir tecavüzcünün korkunç şehveti misali Zavallıyız, haşerattan dahi zavallıyız