Gülsüm gitmez olmuş, gözyaşı mendili elinde Süklüm püklüm çıkacağı bitmeyen aşk filmine Balıkçı Durmuş coşmuş, denize de çıkmış yorulmuş İçmiş ama kanamaz olmuş Marmara Şarabı'na zam olunca Gündüz yarısı kovboyu, iyi bilir onu Beyoğlu Eli dar geniş omuzlu, kıkırdıyor küçük kızlar ardından (hah ha) Sonra sorarım kendi kendime Ya ben ne yapıyorum, ya ben ne yapıyorum? Ya ben ne yapıyorum, ya ben ne yapıyorum? Ya ben ne yapıyorum böyle, ya ben ne yapıyorum böyle? Sevdiğimi evermişler, mapusa da düsmüş emmi oğlu Bayat açma yemiştim çayla, o gün yine gözlerimi dört açtım Bir de baktım otlar bitmiş, pek yakında gelip biçeceklerdir Sözünü söylediğim yer Maçka'nın açık hava tiyatrosuydu Kalabalıkta ben bir başıma kimseye bir şey diyemezdim Yetinemedim o gördüğümle, yeniden dolanıp tasalandım Bir de sen sor kendi kendine Ya sen ne yapıyo'sun, ya ben ne yapıyo'sun? Ya sen ne yapıyo'sun, ya ben ne yapıyo'sun? Ya sen ne yapıyo'sun böyle, ya sen ne yapıyo'sun böyle? ♪ Hepimiz soralım birbirimize Ya biz ne yapıyoruz, ya biz ne yapıyoruz? Ya biz ne yapıyoruz, ya biz ne yapıyoruz? Ya biz ne yapıyoruz böyle, ya biz ne yapıyoruz böyle?